General Harrington Kupası 1923

İşgal yıllarında Türk takımlarıyla işgal kuvvetlerinin maçları çok önem arz etmekteydi. Bu maçların her biri adeta savaş niteliği taşımaktaydı. Ancak bu karşılaşmaların içinde en önemlisi şüphesiz Harrington Kupasıydı. İşgal Kuvvetleri Başkumandanlığı Türk topraklarında istediğini elde edemeyince çareyi hiç olmazsa'' bir futbol maçı yapalım da hıncımızı alıp öyle ülkemize dönelim'' anlayışıyla General Harrington tarafından gazetelere ilan verilerek Türk takımlarına açık bir şekilde meydan okudu. Gazete ilanı şöyleydi ''Gardler Muhteliti(bkz: sözlük-10) Türk Kulüplerine Meydan Okuyor. Galibine, Başkumandanın adını taşıyan büyük bir kupa verilecek bu maça Türk kulüpleri diledikleri gibi takviye de alabilirler.'' Bu meydan okumanın altında aslında Fenerbahçeyle bir maç isteği yatıyordu. Çünkü Fenerbahçeliler İstanbul'dan Anadoluya gizelice silah kaçırıyor ve bu durumu İngilizler açığa çıkartamıyordu. Ülkeyi ele geçirmek isteyen İngilizler başarılı olamayınca giderayak bir teselli ikramiyesi arayışındaydılar. Fenerbahçe Kulübü bu ilanın kendilerine yönelik bir maç isteği olduğunu fark ettiler ve gazeteler aracılığıyla şu cevabı verdiler '' Fenerbahçe Kulübü yalnız kendi kadrosuyla bu maçı şartsız olarak kabul eder.'' Fenerbahçe'nin maç talebine karşılık vermesi İstanbul'da büyük heyecan uyandırdı ve herkes 29 Haziran 1923 günü oynanacak maça kilitlenmişti. General Harrington İstanbul'da faaliyet gösteren bütün İngiliz takımlarının en iyi futbolcularını seçmiş ardından yurtdışından dört yabancı profesyonel futbolcu daha getirerek çok güçlü bir takım kurdurmuştu. Fenerbahçe ise o sene hiç gol yemeden şampiyon olduğu kadrosu : Şekip, Hasan Kamil, Cafer, kadri, İsmet, Fahir , Sabih, Alaeddin, Zeki Rıza, Ömer ve Bedri ilk onbiriyle sahaya çıkacaktı. Maç günü geldiğinde Taksim Stadyumu tıklım tıklım doluydu. Büyük bir çekişmeyle başlayan maçın ilk yarısını 1-0 mağlup olarak kapatan Fenerbahçe, ikinci yarıya fıtına gibi başlayarak 60. dakikada Üstad Zeki Rıza'nın golüyle 1-1'lik eşitliği yakaladı. Savaşın ve İşgalin verdiği hırsla Fenerbahçe daha da baskılı ve hırslı oynamaya başladı ve 74. dakikada sahneye yine Zeki Rıza çıktı ve hem kendisinin hem de takımının 2. golünü atmıştı. Taksim Stadyumunda yer yerinden oynuyor fesler havada uçuşuyordu. General Harrington ise Şeref Tribünündeki yerinde yine mağlup olmanın sinirini yaşamaktaydı. Maç 2-1 üstünlüğümüzle sona erdiğininde futbolcular omuzlarda büyük bir coşku seli içinde kazanmanın mutluluğunu yaşıyordu.(13)